Ece Ayhan şiirleri

AmiraL

Premium üye
Emekli Yönetici
Apple Sever
Adım
Ahmetcan
Konum
istanbul
Cihaz
iPhone 14 Pro Max
Katılım
11 Haz 2018
Konular
624
Mesajlar
3,064
Tepkime puanı
3,219
Puanları
2,089
Ece Ayhan ÇAĞLAR

1931 yilinda Mugla Datça’da dogdu. Asil adi Ece Ayhan Çaglar. Ilk ve orta ögrenimini Istanbul’da gördü. 1959’da Ankara Siyasal Bilgiler Fakültesi’ni bitirdikten sonra Gürün, Alaca, Çardak ilçelerinde bir süre kaymakamlik yapti. 1966’da memurluktan ayrildi Istanbul’a gelerek Sinematek’te, Meydan Larousse’da, e Yayinlari’nda çalisti. Üç yil süre ile Isviçre’de tedavi gördü. Dönünce bir süre Istanbul’da ve Bodrum-Gümüslük’te yasamini sürdürdü. Çanakkale’ye yerlesti. Ilk siiri 1954’te "Türk Dili"nde yayimlandi. Türk Dili, Varlik, Yenilik dergilerinde çikan (1954-55) birkaç siirinden sonra Seçilmis Hikâyeler, Pazar Postasi, Yeditepe dergilerinde yazdi. Kendine özgü çagrisimlar ve göndermelerle örülü siirleriyle hem Türk siirinde hem de Ikinci Yeni’nin içinde kendine farkli bir kanal açti. 1965’te yayimladigi Bakissiz Bir Kedi Kara ve 1968’de yayimlanan Ortodoksluklar’la neredeyse bütünüyle "özel bir dil" halini alan bu siir, 1973’te yayimladigi ve daha genis bir okur kitlesince alimlanan Devlet ve Tabiat’iyla birlikte bu kez de "Sokagin diliyle" okurunu (ve izleyicilerini) olusturdu. 1977’de yayimlanan ve kitapla ayni adi tasiyan ünlü siirini ve ilk dört kitabini içeren Yort Savul ise siirinin kendisinden sonraki kusaklar üzerindeki gücünün belki de topluca belgelenisi idi. 1981’de Zambakli Padisah, 1982’de de "tarihin düzünden okundugu" Çok Eski Adiyladir’i yayimladi. Ece Ayhan’in siiri üzerinde Enis Batur, Tahta Troya’yi (1981), Ender Erenel Ece Ayhan Sözlügü’nü, Kemal Yangin-Orhan Alkaya ikilisi ise Çok Eski Adiyladir Sözlügü’nü yayimladi. 12 temmuz 2002 de hayata veda etti.
 

AmiraL

Premium üye
Emekli Yönetici
Apple Sever
Adım
Ahmetcan
Konum
istanbul
Cihaz
iPhone 14 Pro Max
Katılım
11 Haz 2018
Konular
624
Mesajlar
3,064
Tepkime puanı
3,219
Puanları
2,089
AÇIK ATLAS


Hayattan ders veriyor diye öğretmenleri kızdıran
Tuzu bir bulmuş çocukları saklamadan güldüren dünyaya
Su kaçırmaz bir eşeğin sesine açıktır penceresi
Bir sınıfın, batı son dersinde, kuşluk vakti

Meşeler yapraklanınca bir tuhaf olurlar işte
Koparılmış kürt çiçekleri, hatırlayarak amcalarını
Azınlıkta oldukları bir okulda bile, sorarlar soru
Neden feriklerin ve eşeklerin memeleri vardır?

En arka sırada çift dikişliler, sınavda en öne
İntihara ve denizde nasıl boğulmaya çalışırlar
Yalnız Orta Doğu'da el altında satılan bir atlas
Kim demiş on sekiz yaşından küçükler okuyamaz

Bakıldı ki kum saati, ters çevrilmiş, çıt, usul isa asi olmuş
İkinci karnede babası yarısını silahıyla dışarda bırakıp
Öyle öğretildiği için saygılı, sınıfa giren parmak çocuğun
Boş yerine, girilmeyen bir dersin denizi, gelip oturmuş

Açık kalmış atlası, deniz taşmıştır, darılmasın Fırat ama

Hayatın orta öğretmeni sustu, dondu gülmeleri çocukların
Bir cenaze töreninde daha ölümlü karşılamaya götürüleceğiz

Efendiler! Eşekler susabilirler
Ne yani çocuklar hiç gülmeyecekler mi?
 

AmiraL

Premium üye
Emekli Yönetici
Apple Sever
Adım
Ahmetcan
Konum
istanbul
Cihaz
iPhone 14 Pro Max
Katılım
11 Haz 2018
Konular
624
Mesajlar
3,064
Tepkime puanı
3,219
Puanları
2,089
AKDENİZ PENCERELERİ


Açın pencereleri açın
akdeniz'de sabah oluyor
küçük harfli musa
hep böyle gökyüzünde

Kıvanç duyuyorum bu akçalı güneşten
çürümüş bankalar borsalar
birazdan açılacak yeryüzüne
ayaklarımız altında kezlerce deniz çayımızı içerken

On beş kuruş uzattı seninki
on beş kuruş bir gazete
aydınlık yüzlü bir kadn bize sesleniyor
birdendire

Akdeniz akdeniz'de çay içerken yaratılıyor
şu bizim dev dudaklı
ve küçük harfli musa için
açın pencereleri açın.
 

AmiraL

Premium üye
Emekli Yönetici
Apple Sever
Adım
Ahmetcan
Konum
istanbul
Cihaz
iPhone 14 Pro Max
Katılım
11 Haz 2018
Konular
624
Mesajlar
3,064
Tepkime puanı
3,219
Puanları
2,089
ANAHTARLAR


Çünkü kapıları
götürüyorlar (öyle yanlış ki)
Cam kırıkları üzerinde
Gülüyor ve
Gülen artık çingene değildir
Değil mi değil
Bilmem şu uzakta odaların
Pancurlarını açmışlar
Açmışlar mı açmışlar
Denize karşı
(deniz yoktur ya)
İçerdekiler içerlerde
Dışardakiler dışarlarda kalmışlar
Kalmışlar mı kalmışlar
Anahtarları çalan bir çingenedir
Bir çingene mi bir çingene bireeE
 

AmiraL

Premium üye
Emekli Yönetici
Apple Sever
Adım
Ahmetcan
Konum
istanbul
Cihaz
iPhone 14 Pro Max
Katılım
11 Haz 2018
Konular
624
Mesajlar
3,064
Tepkime puanı
3,219
Puanları
2,089
APAŞ PAŞA ŞAPA OTURDU


Merhaba diyoruz ölü teyzelerimize çocuklar
merhaba diyorlar o şiirlerimizin eşikleri

Mum tacirlerinin kızları ne temiz porselen
yüz çiçeğe yüz ay çıkarırmış bu tabaklar

Yüzüklerinde altın parmaklar takılıymış ve
çarşılar grevsiz deli olurmuş yalnızlık işte.
 

AmiraL

Premium üye
Emekli Yönetici
Apple Sever
Adım
Ahmetcan
Konum
istanbul
Cihaz
iPhone 14 Pro Max
Katılım
11 Haz 2018
Konular
624
Mesajlar
3,064
Tepkime puanı
3,219
Puanları
2,089
BENARESİN ÖLÜNMÜŞ KADINLARI


Sanskrite çekilmiş atlar gibi geceleri
o geceleri soyutlanmış uykular
ağdı durdu parmaklarından estamplara

Şarkıları delindiler sokaklarında
ve çarşambaları ırmakta
boğulup gittiler hep
çamaşırların üstünde uzanan bulutlar

Şimdi benares'in
en eski orospuları gibi bayramlarda
birdenbire sanskrit ölümlere çarpıp
şarkılara şarkılara düşen kadınlar var şarkılarında.
 

AmiraL

Premium üye
Emekli Yönetici
Apple Sever
Adım
Ahmetcan
Konum
istanbul
Cihaz
iPhone 14 Pro Max
Katılım
11 Haz 2018
Konular
624
Mesajlar
3,064
Tepkime puanı
3,219
Puanları
2,089
BİR ELİŞİ TANRISI İÇİN AĞIT


Peki nasıl oldu da hatırladı denizde boğulduğunu
nasıl oldu da peki anlatamıyorum biliyorsun

Öyle ölüme düşkündü ki biyoloji sıfır
bir şarkı yiyor şimdi şapkalarını orospular eksiliyor

Ama yok ne olur ağlama böyle ama yok
şunun şurasında tramvaysız, çocuk olmak turunç olmak

Kantocu peruz sahiden yaşadı mı patron?
 

AmiraL

Premium üye
Emekli Yönetici
Apple Sever
Adım
Ahmetcan
Konum
istanbul
Cihaz
iPhone 14 Pro Max
Katılım
11 Haz 2018
Konular
624
Mesajlar
3,064
Tepkime puanı
3,219
Puanları
2,089
ÇAPALI KARŞI


Kollarında eski balık dövmeleri
teodor kasap perhiz ahali içmez
ey türkçe rakı çıkmıştır kapalı
ve geniş muhlis sabahattin'den
ayşe opereti ne güzel bir hiç

Üç yıllar var ki minyatürlere mahkum
teodor'un o eski balık dövmeleri
ay osmanlılaşmış abi tüfekçi olmuş
ve korkunç taş gülmekler muhlis'te
gibi merdivenli bir sokaklar uzatmış
çiçek bahçelerine kaçabilsin ayşe
atlı tramvaylarla ne güzel bir hiç

İşte o biçim gecelerde kucaklamış
getirir enflasyon arkadaşlarını
kova abdülhamit akşam gazeteleri
 

AmiraL

Premium üye
Emekli Yönetici
Apple Sever
Adım
Ahmetcan
Konum
istanbul
Cihaz
iPhone 14 Pro Max
Katılım
11 Haz 2018
Konular
624
Mesajlar
3,064
Tepkime puanı
3,219
Puanları
2,089
DENİZİN ALTINDAKİ BANDOLAR


İşte ölüm şu derin taçlı şiirdir bak
Duman adamları maskeli katanalarıyla geçiyor
Çalan bir bandonun eşliğinde
Şimdiye dek ölünmeyen kentimizin üzerinden
Hiç değilse sokaklarında

- Sayın padişahım muhbir
Denizin altındaki bandolar da çalıyor muydu?

Parmak çocuk sorusu karşılığını da içinde taşır

- Ama şurasını unutuyorsun hep
Boğuldukları zamanki yaşlarıyladır çalgıcılar

Herhalde böyle bir şiire başlayan onu bütünler.
 

AmiraL

Premium üye
Emekli Yönetici
Apple Sever
Adım
Ahmetcan
Konum
istanbul
Cihaz
iPhone 14 Pro Max
Katılım
11 Haz 2018
Konular
624
Mesajlar
3,064
Tepkime puanı
3,219
Puanları
2,089
FAYTON


O sahibinin sesi gramofonlarda çalınan şey
incecik melankolisiymiş yalnızlığının
intihar karası bir faytona binmiş geçerken ablam
caddelerinden ölümler aşkı pera'nın

Esrikmiş herhal bahçe bahçe çiçekleri olan ablam
çiçeksiz bir çiçekçi dükkanının önünde durmuş
tüllere sarılmış mor bir karadağ tabancasıyla
zakkum fotoğrafları varmış cezayir menekşeleri camekânda

Ben ki son üç gecedir intihar etmedim hiç, bilemem
intihar karası bir faytonun ağışı göğe atlarıyla birlikte
cezayir menekşelerini seçip satın alışından olabilir mi ablamın
 

AmiraL

Premium üye
Emekli Yönetici
Apple Sever
Adım
Ahmetcan
Konum
istanbul
Cihaz
iPhone 14 Pro Max
Katılım
11 Haz 2018
Konular
624
Mesajlar
3,064
Tepkime puanı
3,219
Puanları
2,089
GÖKYÜZÜNDE BİR CENAZE TÖRENİ


Düşmemiş Hezarfen Efendi'yle karşılaşır mı acaba?

Bir bakmışım baloncusu uçmuş kan mavisi balonlar
Kuşların vurulduğu mevsim Üsküdar iskele alanında

Bir bakmışım gökyüzünde gömülmez bir cenaze töreni
Ve aşağıda, yıkanmış balonlar demetinin başında

Kurşun ayaklı bir parmak çocuk, kırılır ağlamaz
Ölümü ustaca oyalayan babam öldürülmüş ben satarım

Kopmuş bir kocakarının da eteklerinde azat kuşları
Oğlum öldürülmüş ben satarım Üsküdar iskele alanında
 

AmiraL

Premium üye
Emekli Yönetici
Apple Sever
Adım
Ahmetcan
Konum
istanbul
Cihaz
iPhone 14 Pro Max
Katılım
11 Haz 2018
Konular
624
Mesajlar
3,064
Tepkime puanı
3,219
Puanları
2,089
KINAR HANIMIN DENİZLERİ


Bir çakıl taşları gülümseyişi ağlarmış karafaki rakısıyla
şimdi dipsiz kuyulara su olan kınar hanım'dan
düz saçlarıyla ne yapsın şehzadebaşı tiyatrolarında şapkalarını
tüketemezmiş hiç

İşte kel hasan bu kel hasan karanlığı süpürürmüş
ters yakılmış güldürmemek için serkldoryan sigaralarıyla
işte masallara da girermiş bir polis o zamanlardan beri sürme
kirpiklerini aralayarak insanları çocukların

Ve içinde birikmiş ut çalan kadın elleri olurmuş hep
gibi bir üzünç sökün edermiş akşamları ağlarken kuyulara kınar
hanım'ın denizlerinden.
 

AmiraL

Premium üye
Emekli Yönetici
Apple Sever
Adım
Ahmetcan
Konum
istanbul
Cihaz
iPhone 14 Pro Max
Katılım
11 Haz 2018
Konular
624
Mesajlar
3,064
Tepkime puanı
3,219
Puanları
2,089
KUDÜS FARELERİ


Dördüncü konuşmamızda
(ben neredeyim?)
isa'dan önce bu kentte
bir karınca taciri

Günahkar bir hayalet için
(biraz ölüm)
uyluk kemiğiyle acı çekecek
saraylarında

Beşinci konuşmamızda
(anlatmak diye bir şey yoktur burada)
arsenik götüren bir uşak
efendisine

Vebalı gecelerden
(makasla kesilmiş sarı bir ay)
kurtulacaklarına
inanırlardı

Biz vaktinde ölmüş olduğumuz için
(satranç taşları gibi)
kireçlerden korkmuyorduk
bir de kudüs fareleri
bir de kudüs fareleri

Bir öyle fareler
bir öyle farele
 

AmiraL

Premium üye
Emekli Yönetici
Apple Sever
Adım
Ahmetcan
Konum
istanbul
Cihaz
iPhone 14 Pro Max
Katılım
11 Haz 2018
Konular
624
Mesajlar
3,064
Tepkime puanı
3,219
Puanları
2,089
MEÇHUL ÖĞRENCİ ANITI


Buraya bakın, burada, bu kara mermerin altında
Bir teneffüs daha yaşasaydı,
Tabiattan tahtaya kalkacak bir çocuk gömülüdür
Devlet dersinde öldürülmüştür.

Devletin ve tabiatın ortak ve yanlış sorusu şuydu:
- Maveraünnehir nereye dökülür?
En arka sırada bir parmağın tek ve doğru karşılığı:
- Solgun bir halk çocukları ayaklanmasının kalbine!dir.

Bu ölümü de bastırmak için boynuna mekik oyalı mor
Bir yazma bağlayan eski eskici babası yazmıştır:
Yani ki onu oyuncakları olduğuna inandırmıştım

O günden böyle asker kaputu giyip gizli bir geyik
Yavrusunu emziren gece çamaşırcısı anası yazmıştır:
Ah ki oğlumun emeğini eline verdiler

Arkadaşları zakkumlarla örmüşlerdir şu şiiri:
Aldırma 128! İntiharın parasız yatılı küçük zabit okullarında
Her çocuğun kalbinde kendinden büyük bir çocuk vardır
Bütün sınıf sana çocuk bayramlarında zarfsız kuşlar gönderecek
 

AmiraL

Premium üye
Emekli Yönetici
Apple Sever
Adım
Ahmetcan
Konum
istanbul
Cihaz
iPhone 14 Pro Max
Katılım
11 Haz 2018
Konular
624
Mesajlar
3,064
Tepkime puanı
3,219
Puanları
2,089
MEKTUP NADAJLIDIR DOM !


1. Diyorlar, korkutarak karaşın kıldığımız sarı
'Dağlar gibi gençler âlemde perişan oldular'

2. Giyinmiştir bir mitrak, baba, bir göl ve kıyamet

3. Bir sultan daha yere oturur, biz oturtuyoruz
Kadife istemezmiş, taht istemez saf bir ipek

4. Anladık ki yüreklilik belirli bir sillenin rengi
Külbastısız sayfaları karıştırırken serüven

5. Nadaj'ın alınmayışını dört yüzyıl sonra İskele'de
duyduk; 'Sen insanoğlunu öperek mi ele verirsin? 'i de

6. Biz bir şairi şiir yazsın için ölümle korkuturuz dom!
 

AmiraL

Premium üye
Emekli Yönetici
Apple Sever
Adım
Ahmetcan
Konum
istanbul
Cihaz
iPhone 14 Pro Max
Katılım
11 Haz 2018
Konular
624
Mesajlar
3,064
Tepkime puanı
3,219
Puanları
2,089
MISRAYİM


Kaçtığı bilinmeyen bir ülkesinde cinler padişahının, bir
yeniyetme. Değiştirmiştir adını, saçlarını kazıtmıştır. Soğuk bir
tabanca yastığının altında, uyuyabilir ancak. Bir yelek giymiştir
dimi; kuşbilime çalışır, omuzunda simruğ kuşu, eskiden
ötermiş.

Bir tehlikeye yaslanmıştır; uçurtma uçurur, yüzlüğü düşmüş.
Yakalanır ming izleyicilere, bileği incecik. Bir kılıçla keserler
kirpiklerini uzun. Kırarlar eklemlerini, pantolonunu sıyırıp gümüş
bir şamdana oturturlar, ziftle boğarlar teknede, damgalarlar.

Uçsuz bucaksız kucağındadır barbar anasının, bir yeniyetme.
Büyük bir alınla karşılar ölümü de, alkışlayarak karşılar; unutbeni
mavisinden bir yelkenliye binmiştir. Hamsin yelleri eser
Mısrâyim'den, kırk gün. Saçlarını uzatmıştır, yalnızlığı sever.
 

AmiraL

Premium üye
Emekli Yönetici
Apple Sever
Adım
Ahmetcan
Konum
istanbul
Cihaz
iPhone 14 Pro Max
Katılım
11 Haz 2018
Konular
624
Mesajlar
3,064
Tepkime puanı
3,219
Puanları
2,089
MOR KÜLHANİ


1. Şiirimiz karadır abiler

Kendi kendine çalan bir davul zurna
Sesini duyunca kendi kendine güreşmeye başlayan
Taşınır mal helalarında kara kamunun
Şeye dar pantolonlu kostak delikanlıların şiiridir

Aşk örgütlenmektir bir düşünün abiler

2. Şiirimiz her işi yapar abiler

Valde Atik'te Eski Şair Çıkmazı'nda oturur
Saçları bir sözle örülür bir sözle çözülür
Kötü caddeye düşmüş bir tazenin yakın mezarlıkta
Saatlerini çıkarmış yedi dala gerilmesinin şiiridir

Dirim kısa ölüm uzundur cehennemde herhal abiler

3. Şiirimiz gül kurutur abiler

Dönüşmeye başlamış Beşiktaşlı kuşçu bir babanın
Taşınmaz kum taşır manavlarla Karabiga'ya kaçan
Gamze şeyli pek hoş benli son oğlunu
Suriye hamamında sabuna boğmasının şiiridir

Oğullar oğulluktan sessizce çekilmesini bilmelidir abiler.

4. Şiirimiz erkek emzirir abiler

İlerde kim bilir göz okullarına gitmek ister
Yanık karamelalar satar aşağısı kesik kör bir çocuğun
Kinleri henüz tüfek biçimini bulamamış olmakla
Tabanlarına tükürerek atış yapmasının şiiridir.

Böylesi haftalık resimler görür ve bacaklanır abiler

5. Şiirimiz mor külhanidir abiler

Topağacından apartmanlarda odası bulunamaz
Yarısı silinmiş bir ejderhanın düzüşüm üzre eylemde
Kiralık bir kentin giriş kapılarına kara kireçle
Şairlerin ümüğüne çökerken işaretlenmesinin şiiridir.

Ayıptır söylemesi vakitsiz Üsküdarlıyız abiler

6. Şiirimiz kentten içeridir abiler

Takvimler değiştirilirken bir gün yitirilir
Bir kent ölümünün denizine kayar dragomanlarıyla

Düzayak çivit badanalı bir kent nasıl kurulur abiler?
 

AmiraL

Premium üye
Emekli Yönetici
Apple Sever
Adım
Ahmetcan
Konum
istanbul
Cihaz
iPhone 14 Pro Max
Katılım
11 Haz 2018
Konular
624
Mesajlar
3,064
Tepkime puanı
3,219
Puanları
2,089
ORTA İKİDEN AYRILAN ÇOCUKLAR İÇİN ŞİİRLER


Sivil ölümden konuşuyoruz dağılan neftilikler
arkadaşlar Makedonyalı kalın usta marangozlar.
Kapaklanır bir adam daha kaçıncı, aktığımızı görünce
ters çevrilmiş kente karşı işte onun denizlerine
delikanlı kostaklarımızı çıkarmış ve ırmaktır.

Erkek ölümden konuşuyoruz yeni ormanlardan
dahi "dikeni seven gülüne katlanır bir kadın"dan.
Haramiler ki kırkın üstünde artık sayıları
bir küçük tabut tabakada gezdirirler ölüleri fakfon
burunları çekmek üzre, ince çağrışımlıdır.

Ey orta ikiden ölerek ayrılan çocuklar! aslında başlayan
askerler tabiatta hâlâ tramvaydan Sirkeci'de mi inerler?
süsüne kaçılmamış bir cenaze törenine gitmek için.
 

AmiraL

Premium üye
Emekli Yönetici
Apple Sever
Adım
Ahmetcan
Konum
istanbul
Cihaz
iPhone 14 Pro Max
Katılım
11 Haz 2018
Konular
624
Mesajlar
3,064
Tepkime puanı
3,219
Puanları
2,089
SONRALARI SANSKİRİTÇE


Sanskritçeye çekilmiş atlar gibi geceleri
o geceleri soyutlanmış uykular ağıyor parmaklarından

Ve ıtır çiçekleri tükenirlerdi çivit rengi sokaklarında
şarkıları delinirler çarşambaları ırmakta boğulurlardı

Sonraları benares'in tüm eski orospuları gibi bayramlarda
sanskritçe ölümlere çarpıp şarkılara şarkılara düşerlerdi.
 

AmiraL

Premium üye
Emekli Yönetici
Apple Sever
Adım
Ahmetcan
Konum
istanbul
Cihaz
iPhone 14 Pro Max
Katılım
11 Haz 2018
Konular
624
Mesajlar
3,064
Tepkime puanı
3,219
Puanları
2,089
ŞİİRİN DENİZ KIYISINDAKİ SESİ


Denize atılmış şiirdir bence
Yurtsayan, yurdu bilinmeyen bir yıldız

Şiirin deniz kıyısındaki sesine bırakılmış ölümdür
yanacak sarayların kestiği bir, yarım ay.
 
Geri
Üst