Fısıltılar seni söylüyor kulağıma yine
“meleklerle uç sonsuzun şehrine”
O yoktu ama sonsuzdu
Vardı ama bilinmedi
Kaderime saklanan bir gözyaşıydı
ve ruhumdan aktı gitti..
Bir dilek tut diye fısıldadı adam
kadının kulağına. Kadın bir an için nefesini tuttu ve;
“Hep benimle kalsın.” diye geçirdi içinden. Yıldız kaydı. Adam gitti.
Kadın bir daha hiç dilek dilemedi.
Galiba yoruldum
Her şey kadar herkes kadar sen kadar
Kendime kalbimi kanıtlamaktan
Ve kanıtladığıma kendimi inandırmaktan
Ve dahası kocaman bir sahada tek başına
koşmaktan yoruldum…
Hayaller… Adı üstünde hayal hepsi. Gerçekleşmeyecekler.
Mutlu ettiğini sanırsın ama aslında
seni en kötü yere hapseder; umutlara.
Boş umutlar. Yine de hayal kurmaya devam
ediyor insan. Hayaller de olmadan insan
karanlıklardan çıkamıyor bir türlü…
Bazen merak ediyorum bazen nefret ediyorum
bazen çok kızıyorum bazen neden böyle yaptı
diyorum bazen inanmak istemiyorum bazen elim
telefona gidiyor bazen üzülüyorum hepsi bi
yana bazen çok özlüyorum.
Çünkü aşk bazen 1 ömür bazen 1 gün bile sürebilir.
Bir anlık göz çarpışmasından doğan yüce bir arzudur
aşk dediğimiz. Aşkı yaşamak demek düzenli bir ilişkiden
düzenli bir evlilikten ibaret değildir. Aşkı yaşamak
demek ateşlere ve tutkulara karşı koyamamak demektir.
Aşk cesaretli kızların en tatlı oyuncağıdır.
Gün gelir en yakının senin en uzağın olur
hiç tanıyamayacağın hale gelir.
En uzağın hiç tanımadığın senin en yakının
canın olur. Onuniçin canını verebilir hale gelirsin.
Gözden uzak da olan gönüldende uzak da
olur derler ya küçüğüm inanma! Sen onu
gönlünde yaşatırsan sana hep yakın olur.